20 Ocak 2025 Pazartesi

İnsan ve Sanat

Günümüzde dünya ve toplumlar çölleşmektedir. Popülizm, fanatizm, cinsiyetçilik ve hayata düşmanlık, insanları kamplaştırmakta, çatıştırmakta, aptallaştırmakta, ahlaksızlaştırmakta, ruhsuzlaştırmakta ve çürütmektedir. Siyasetin, yalanların ve gücün yozlaştırıcılaştığına ve aptallığına karşı insanlık, sanattan ilham alarak aklını, ruhunu, duygularını, inançlarını, tercihlerini özgürlükten, çoğulculuktan, akıldan, bilimden, felsefeden yana olacak şekilde ve içerikte yenileme imkânına sahiptir. Sanatla doğaya, dünyaya ve insanlığa bağlanarak sanatın ışığını hayatın ışığın yapmak şeklinde çetin bir meydan okuma önümüzde durmaktadır.

Sanat nedir sorusu, her zaman için insanlığı meşgul eden kadim bir problem olduğu gibi, insanlığın önünde duran en kadim meydan okumalardan biri olarak önümüzde durmaktadır. Sanat, içinde yaşadığımız dünyaya ve ait olduğumuz insanlığa bağlı olma ve bağlanma tecrübesidir. İnsanlıkla bağları kopan veya zayıflayan, yaşadığı dünyaya karşı duyarsızlaşan ve duygusuzlaşan biri için sanat hiçbir anlam ifade etmemektedir. Sokak hayvanlarına karşı yapılan eziyetler, kadınlara yönelik cinayetler, dünyanın ekolojik dengesinin bozulması, dünyadaki ormanların giderek azalması ve doğal çeşitliliğin her geçen gün tükenmesi gibi büyük problemler karşısında insan, ruhunda derin acılar çekmektedir. Sanat, büyük dünyanın, doğanın ve insanlığın yaşadığı problemler karşısında büyük altüst oluşlar yaşamakta, dünyaya, doğaya ve insanlığa ait olduğu bilincinin yeniden farkına varmakta, harekete geçmek için kendisinde güç ve motivasyon hissetmektedir. Sanat, insanlığı, dünyayı ve doğayı ruhumuzda hissettirmektedir. Bir sanat eseri, bedenimizi ve ruhumuzu, duygularımızı ve düşüncelerimizi dünyaya, doğaya ve insanlığa bağlamaktadır Sanat, hayattan, doğadan ve insanlıktan kopmamıza engel olmakta, bizim onlarla bağlantımızı bir şekilde sağlamaktadır.

Hiç yorum yok: