4 Haziran 2024 Salı

Ekonomide dikkat edilecek hususlar

 

Türkiye ekonomisi, 2024 yılının ilk çeyreğinde dikkat çekici gelişmelere sahne oldu. Merkez Bankası'nın politika faizlerini kademeli olarak artırması, enflasyonun yükselişi ve deprem sonrası inşaat sektöründeki büyüme, ekonominin farklı dinamiklerini gözler önüne serdi.

Enflasyon ve Para Politikası

2024 yılına damgasını vuran en önemli ekonomik sorunlardan biri, yüksek enflasyon oranları oldu. Fiyatlardaki hızlı artışlar istikrar sağlama noktasında ciddi zorluklara neden oluyor. Enflasyonun artışında, özellikle gıda ve alkolsüz içecekler ile ulaştırma gruplarındaki fiyat artışları belirleyici oluyor. Merkez Bankası'nın faiz oranlarını artırarak enflasyonu kontrol altına alma çabaları, büyümeyi ve istihdamı da etkileyecek nitelikte.

Kapitalist doktrinler bağlamında TCMB'nin faiz artırma politikası, enflasyon beklentilerini kontrol altına almak için uygulanmaktadır. Ancak gözden kaçırılmaması gereken husus var ki o da faiz artışlarının ekonomik büyüme üzerindeki olumsuz etkileri ve faiz karşılığı yurt dışından gelen dövizin vade bitiminde geri çıkma riskiyle birlikte döviz kurunda yeniden dalgalanmaya neden olma riskidir. Yüksek faiz oranı yatırımların ertelenmesine ve istihdam artışının yavaşlamasına neden olmaktadır.

Para arzının ve kredi hacminin kontrol altına alınması, enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesine katkı sağlar. Kredi genişlemesinin sınırlandırılması, talep yönlü enflasyon baskılarını hafifletebilir.

Kamu harcamalarının etkin bir şekilde yönetilmesi, bütçe açıklarının minimize edilmesi açısından kritik öneme sahiptir. Kamuda tasarruf elbette önemli ve etkilidir. Ancak kamuda tasarruf konusunda kamu ihaleleri ile başlayıp lüks harcamalarla devam edilmesi gerekir. Lavabolarda bulunan kâğıt havlu ve tuvalet kâğıtlarından başlanılması doğru ve etkin bir sonuç olmayacaktır.

Enerji verimliliği, tarımda verimlilik artırıcı tedbirler ve lojistik altyapısının geliştirilmesi gibi yapısal reformlar, enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesine katkı sağlayacaktır.

Ekonomik Büyüme ve Yapısal Reformlar

2024 yılının ilk çeyreğinde Türkiye ekonomisi %5,7 oranında büyüme kaydetti. İnşaat sektörü, deprem sonrası yeniden inşa faaliyetlerinin etkisiyle %11,1 oranında büyüdü. Ancak, bu büyümenin sürdürülebilirliği ve sağlıklı olup olmadığı konusu tartışmalıdır.

Büyümenin sürdürülebilirliği ve sağlıklı ekonomik yapının korunması için şu politika önerileri yapılabilir:

Eğitim, hukuk sistemi, işgücü piyasası ve vergi sisteminde reformlar gerçekleştirilmelidir. Yapısal reformlar, uzun vadeli ekonomik istikrarı ve büyümeyi destekleyecektir. Özellikle eğitimde reform yaparak, işgücü piyasasının ihtiyaçlarına uygun yetkinliklerin kazandırılması sağlanmalıdır.

Araştırma ve geliştirme faaliyetlerine yapılan yatırımlar artırılmalı ve özel sektörün AR-GE harcamaları teşvik edilmelidir. Yenilikçi üretim yöntemlerinin benimsenmesi, sanayi sektörünün verimliliğini artıracaktır.

Yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımlar artırılmalı ve enerji arz güvenliği sağlanmalıdır. Enerji verimliliğini artırıcı projeler desteklenmelidir. Yenilenebilir enerji yatırımları iklim krizinin azaltılması için olumlu bir etki oluşturacaktır. Bu bağlamda güneş enerjisi yatırımlarının barajlar ve sulama alanlarının üzerlerine yerleştirilmesi gibi yatırımlar faydalı olacaktır.

Deprem bölgelerindeki yeniden inşa faaliyetleri, bölgesel kalkınma stratejileri ile uyumlu hale getirilmelidir. Bölgesel kalkınma ajansları ve yerel yönetimler arasında koordinasyon sağlanmalıdır. Bu bölgelerde sürdürülebilir ekonomik faaliyetlerin geliştirilmesi için yerel girişimciler desteklenmelidir.

İhracatı artıracak ve ithalata bağımlılığı azaltacak politikalar uygulanmalı, yabancı yatırımlar çekilmelidir. Yabancı yatırım ortamı iyileştirilerek, doğrudan yabancı yatırımlar teşvik edilmelidir. İhracatta katma değeri yüksek ürünlerin payı artırılmalıdır. Bunun için üniversite-iş dünyası iş birliği geliştirilmelidir.

Sonuç olarak, Türkiye ekonomisi, 2024 yılı itibarıyla yüksek enflasyon, istikrarlı işsizlik oranları ve deprem sonrası inşaat sektörü kaynaklı güçlü bir büyüme performansı sergilemektedir. Ancak, bu büyümenin sürdürülebilirliği ve ekonomik istikrarın sağlanması için kapsamlı yapısal reformlar ve etkili ekonomik politikalar gereklidir. Enflasyonun kontrol altına alınması, işgücü piyasasının güçlendirilmesi ve sürdürülebilir büyümenin sağlanması için önerilen politikaların uygulanması, Türkiye ekonomisinin uzun vadeli istikrarına ve refahına katkı sağlayacaktır.


Hiç yorum yok: