14 Haziran 2017 Çarşamba

Market kasalarında niye tahminimizden fazla ödüyoruz?

Büyük marketlerin akıl oyunları
 
*Alışveriş merkezleri ve bilhassa büyük marketler bir virüs gibi her yeri
sardı. Onlar yaygınlaştığından beri de mutfak masraflarımız arttı. Bu
artışı hayat pahalılığına yoruyoruz. Ama gerçek bu mu? Bu fazlalık
alışveriş tuzağına düştüğümüz için olabilir mi?*
 
*Kabul edelim avm ve büyük marketlere (ve onların küçük şubelerine) girince
ihtiyacımızdan fazla alışveriş yapıyoruz. Bunu şuurlu yapmıyoruz. Markete
girdiğimizde aklımız ve şuuraltımız sistematik bir yönlendirme
bombardımanına uğruyor. Tüketim ekonomisinin vatanı olan batıda uzun
araştırmalar sonucu bulunan tüketim pompalama usûlleri ile bizi tuzağa
düşürüyorlar. *
 
1. Kırmızı rengi "indirimle özdeşleştirme"nize sebep olurlar.
 
AVM’lerin otoparklarında ve broşürlerinde kırmızının hâkim olduğu indirim
ilânlarından bulunur. Bu da daha alışverişe başlamadan önce şuuraltınızda
kırmızı rengi indirimle özdeşleştirir. Halbuki içerde indirimde olmayan,
satışını hızlandırmak istedikleri bazı ürün etiketleri de kırmızıdır. Yani
kırmızı etiketler hem indirimdeki hem de indirimde olmayan ürünler üzerinde
bulunur. Siz de bu ürünleri satın almaya daha meyilli olursunuz.
 
*2. Gerektiğinden büyük alışveriş sepetleri kullanırlar.*1938’den beri
kullanılan alışveriş arabaları, ortalama bir ailenin bir haftalık
ihtiyacını karşılayacak ebattan daha büyük olacak şekilde tasarlanır. Bol
bol almışsınızdır. Ama daha araba dolmadığı için az aldınız algısı vardır.
Kasada toplam ödeme miktarı gözlerinizi açar. Ama onu da hayat pahalılığına
verir, hükümeti, işvereni suçlarsınız.
*3. Meyve ve sebzeleri girişe koyarlar.*Meyve ve sebze rafları genelde
marketlerin giriş kısmında bulunur. Esasen bu konum sıralaması lojistik
mantığa aykırıdır. Çünkü taze gıdaların ezilmemesi için önce daha ağır olan
ihtiyaçlarınızı satın alıp meyve sebzeyi en son alıp en üste koymanız
gerekir. Ama adamlar sizi değil, satışlarını düşünürler. Alışverişe
başlarken renkli, güzel kokulu ve sağlıklı ürünler almak daha iyi
hissetmenizi sağlar. Üstelik başta sağlıklı gıdalar aldığınız için
alışverişin devamında içiniz rahat bir şekilde daha fazla abur cubur satın
alırsınız.
*4. Farklı fiyatlandırmalarla kafanızı karıştırırlar.*Açıkta satılan meyve
ve sebzeler için kilo fiyatı verirler ancak paketli olanlarda fiyatı pakete
göre hesaplar ve etiketlerler. Böyle yaparak kilo fiyatı size yüksek
geldiğinde, "buyurun, ucuzu da var" demiş gibi davranırlar. Halbuki
paketlenmiş az miktarda olanların da kilo fiyatı aynıdır.
*5. Raftaki sebze ve meyvelerin taze olduğu hissi yaratırlar*Sebze ve
meyveleri tahta kasalara koyarak çiftlikten yeni gelmiş hissi uyandırırlar.
*6. Sebze meyvelere su sıkarlar.*Sebze meyve raflarına belli aralıklarla su
püskürterek daha parlak, sağlıklı ve tâze görünmelerini sağlarlar.
*7. Sizi çiçeklerle kandırırlar.*Marketin girişinde sebze ve meyvelerden
daha geniş alanlara çiçekler yerleştirerek sizde mahallenizdeki bir
dükkânda imişsiniz hissi uyandırırlar. Böylece marketin devasalığından daha
az rahatsız olursunuz.
*8. Aç hissetmenize sebep olurlar.*Fırından çıkma ekmek ve unlu mâmüllerin
bulunduğu kısmı giriş/çıkış kapılarına yakın kısma koyarlar. Taze ekmek
kokusu tükürük bezlerinizi çalıştırır ve düşünmeden, dürtüsel olarak
ihtiyacınızdan fazla alışveriş yapmanıza sebep olur.
*9. Sizi tüm marketi gezmeye zorlarlar.*Ekmek, süt, yumurta gibi temel
ihtiyaçlar, market içerisinde birbirinden uzak noktalara yerleştirilir.
Böylece basit bir alışveriş için bile içerde hayli dolaşmanız gerekir.
*10. Aslında öyle değilken hızlı gittiğinizi düşünmenizi sağlarlar.*Daha
pahalı ürünlerin bulunduğu raflarda daha küçük yer karoları kullanırlar.
Böylece alışveriş arabasının karolardan geçerken daha sık ses çıkarır ve
şuuraltınız hızlı yürüdüğünüzü düşünerek yavaşlamanıza, bu raflarda daha
fazla zaman harcamanıza neden olur.
*11. Peyniri en arkaya saklarlar.*Süt ürünlerinin bulunduğu raflar genelde
marketin dip/arka bölmelerinde bulunur. Bu da sadece günlük ihtiyaçlarınızı
almak için girdiğiniz markette sizi bütün marketi dolaşmaya zorlar. Tabi bu
arada hiç farkında olmadan ihtiyacınız olmayan şeyleri de almış olursunuz.
*12. Gizli bir sağ-sol formülü kullanırlar.*Büyük marketler sizin marketi
sağdan sola doğru gezmenizi isterler ve bu da doğal olarak koridorun
sağındaki ürünlerin daha fazla dikkatinizi çekmesine sebep olur. Aynı
ürünün daha pahalı olanı, her zaman sağ tarafta bulunur.
 
*13. Çocuklarınızı istismar ederler.*Marketlerdeki pahalı ürünler göz
seviyesine (1.60 cm) yerleştirilir. En ucuz ürünler genelde en alt raflarda
bulunur. Ha, çocukların dikkatini çekecek ve onları cezbedecek ürünler de
onların göz seviyelerine (80-100 cm civarı) yerleştirilir.
 
 
*14. Ucuz olmayan şeyleri ucuz gibi gösterirler.*Aceleniz varsa genelde
koridor sonundaki fırsat sepetlerindeki ürünlere yönelirsiniz. Oysa ki
buraya aslında nâdiren gerçekten ucuz ürünler yerleştirilir. Çoğunlukla her
zamanki fiyattadırlar, ortada fırsat filan yoktur.
 
 
*15. Et ve balık reyonlarını beyaz duvarların önüne koyarlar.*Et ve balık
reyonları beyaz fayans duvarların önüne konur. Bu duvarın sağladığı ışık
yansıtması bu ürünlerin daha taze görünmesine sebep olur.
 
 
*16. Daha fazla para harcamanız için pahalı ürünleri pahalı dekorlarla
süslerler.*Lüks ürünlerin bulunduğu kısımlara tahta raflar yerleştirmek,
daha kaliteli ışıklandırma yapmak gibi özel tasarımlar yaparlar. Böylece bu
ürünlerin daha kaliteli olduğunu düşünerek daha fazla para ödemeye ikna
olursunuz.
 
 
*17. Daha çok para harcamanız için müzik çalarlar.*Yavaş müzikler içeride
daha uzun kalmanıza, klasik müzik ise daha fazla para harcamanıza sebep
olur. Araştırmalara göre satışını artırmak istedikleri ürünlere göre bile
müzik çalıyorlar. Ha, bu arada o şarkıların telif ücretlerini de
ödemediklerinden sanatçılar beş para kazanamıyor.
*18. Temel ihtiyaçlardan birer tutam kasaya yakın yerleştirirler.*Çorap,
deodorant gibi sürekli kullandığınız şeyleri kasaların yakınına koyarlar.
Böylece alışveriş sonunda bu ürünlere nasılsa bir gün ihtiyacınız olacağını
düşünerek, aslında ihtiyacınız olmayan bir şeyi son anda sepete
atıverirsiniz. Eve gidip torbaları boşaltırken de onu niye aldığınızı
düşünür durursunuz.
 
*19. Pisboğaz yönünüzü kullanırlar.*Ödeme kuyruğunu beklediğiniz bölgeye
çikolata, şeker, dondurma gibi pisboğaz tarafınızı harekete geçirecek
ürünler yerleştirirler. Böylece alışverişi tamamladığınız için ödül olarak
bu ürünlerden satın alma olasılığınız yükselir.
 

Hiç yorum yok: