27 Nisan 2022 Çarşamba

Kadir Gecesi

 

Kadir kelimesi sözlükte “hüküm, şeref, güç, yücelik” vb. anlamlara gelir. Dini bir kavram olarak ise “leyletü’l-Kadr/Kadir gecesi” şeklinde kullanılır. Kur’an, Hz. Peygamber’e kırk yaşında iken M. 610 yılının Ramazan ayında ve bu gecede indirilmeye başlanmıştır. Kur’an-ı Kerim’deki Kadir suresi bu gecenin fazileti hakkında nâzil olmuştur. Kadir gecesinin Ramazan ayının 27. gecesinde olduğu genel kabul görmüş olmakla birlikte, Ramazan’ın son on gününün tek gecelerinde (Müslim, Sıyâm, 207) veya son yedi gecesinde aranması ile ilgili farklı rivayetler de vardır (Müslim, Sıyâm, 205-206). Dolayısıyla Ramazan’ın son gecelerini Kadir gecesiymiş gibi değerlendirmek gerekir.

Allah Tealâ bu mübarek gecenin faziletini kitabında bizlere şu şekilde bildirir: “Şüphesiz, biz onu (Kur’an’ı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen ne bileceksin! Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede, Rablerinin izniyle her türlü iş için iner de iner. O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.”(Kadir, 97/1-5)

Kaynak: Diyanet Takvimi

27 Nisan 2022

 

Bugün 27 Nisan 2022;

Hicrî Şemsî: 1400    Rûmî: 14 Nisan 1438    Kasım: 171
26 RAMEZÂN 1443

Yılın 117. günü, Kalan Gün : 248
4. Ay, 30 Gün, 17. Hafta
Gündüzün uzaması 2 dakika - Ezânî sâat 1 dakika geri alınır.

Her geceyi Kadir, her gördüğünü Hızır bil! Süleyman Ata “Rahmetullahi aleyh”

KADİR GECENİZ MÜBÂREK OLSUN - Lâle Mevsiminin sonu II. Abdülhamîd Hân’ın taht’tan indirilmesi (1909)

Bir Ayet: Şüphesiz, biz onu (Kur’an’ı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen ne bileceksin! Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. (Kadir, 97/1-3)


25 Nisan 2022 Pazartesi

Ölümü hatırlamak

 

İslam dinine göre Allah, insan için dünya ve ahiret hayatı olmak üzere iki yaşam alanı takdir etmiştir. Dünya hayatı kulluk imtihanına tabi tutulduğumuz geçici bir dönemi; ahiret hayatı ise dünya hayatımıza göre şekillendirdiğimiz ebedi dönemi ifade etmektedir.

Dünya hayatı ölüm gerçeği ile son bulmaktadır. Ölüm; insanın dünyevi meşgalelere dalarak ahireti unutmasını, bedeni arzu ve isteklere ömrünü feda etmesini engelleyici özelliğe sahiptir. Hz. Peygamber’in (s.a.s.); “Lezzetleri bıçak gibi kesen ölümü çokça düşünün.” (Tirmizî, Zühd, 4) hadis-i şerifi, insanın kendisini sorgulamasını, yanlışlıklardan uzaklaşmasını, ibadet ve taatinin artmasını sağlayan ölümü tefekkür etmenin kamil müminin vasıflarından olduğunu bizlere hatırlatmaktadır. Hz. Ömer’in (r.a.) şu tavsiyesi ise ölümü hatırlamanın uhrevi faydalarını bize öğretmektedir: “Hesaba çekilmeden önce nefislerinizi hesaba çekiniz. Kendinizi en büyük buluşma için hazırlayınız. Kıyamet gününde hesap, ancak dünyada kendini sorgulayanlar için kolay olur.” (Tirmizî, Kıyâme, 25)

Kaynak: Diyanet Takvimi

25 Nisan 2022

 Bugün 25 Nisan 2022;

 Hicrî Şemsî: 1400    Rûmî: 12 Nisan 1438    Kasım: 169

24 RAMEZÂN 1443

ılın 115. günü, Kalan Gün : 250
4. Ay, 30 Gün, 17. Hafta
Gündüzün uzaması 2 dakika - Ezânî sâat 1 dakika geri alınır.

Ahireti verip dünyayı almak, yani Haktan halka yüz çevirmek akılsızlıktır. İmâm-ı Rabbânî “Rahmetullahi aleyh”


Kara Şehitlerini Anma Günü - Sitte-i Sevr’in sonu Dünya DNA Günü 
Anayasa Mahkemesinin kuruluşu (1962)-Çanakkale Savaşı, Arıburnu Muharebeleri Başladı (1915)
Kars, Artvin ve Ardahan'ın kurtuluşu (1918)

Bir Hadis: Kabirleri ziyaret edin, çünkü kabir ziyareti ölümü hatırlatır. (Müslim, Cenâiz, 108)

Bir Ayet: Muhtaçlara yardım eden erkeklere, muhtaçlara yardım eden kadınlara ve Allah’a (O’nun muhtaç kullarına) güzel bir ödünç verenlere bu fazlasıyla ödenecektir. Ayrıca onlara pek değerli bir ödül de vardır. (Hadîd, 57/18)


23 Nisan 2022 Cumartesi

 

Kalite insanın ruhundadır. Yaşam şartlarında veya hayat koşullarında değil. Mütevazı olabilmek, sevgiyle eğilmek, öğrenirken emeklemek, sorgusuz sevebilmek, hoşgörülü gülümsemek, vicdanın sesini dinlemek, alçak gönüllü olabilmek kaliteyi artırır. Hep kaliteli insanlarla karşılaşmamız dileğiyle...

20 Nisan 2022 Çarşamba

İş sağlığı ve güvenliğinde doğru bilinen yanlışla

 

Denetim

Denetim, İş sağlığı ve güvenliği alanının ana kütlesini oluşturan birkaç ana unsurdan biri ve en önemlilerindendir. Önemine kıyasla pratiğinin doğru bir uygulama zemini bulamaması ise konunun yanlış algılanması ve ele alınmasından kaynaklanmaktadır. Şu an ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği denetimi şemsiyesi altında yapılan faaliyetlerin büyük bölümü usul ve esas bakımından denetim değil, mevzuat referanslı pasif gözlem çalışmasıdır.

“Gözetim, denetimin bir alt başlığıdır.”

İşletmelerdeki iş sağlığı ve güvenliği süreçlerine yönelik yapılan mevzuat referanslı pasif gözlem çalışmaları, denetim faaliyeti olarak kabul edilmektedir. Burada ciddi bir algısal sapma ve yanılgı söz konusudur. Mevzuat, işletmelerin sürdürülebilir bir iş sağlığı ve güvenliği sistemi kurabilmesi için ana ve asgari koordinatları veren yasal bir kaynaktır. Bu koordinatların belli bir düzende sistemleştirilmesi ve sürdürülmesi ise işletmelerin ödevleri arasındadır. İşletmelerin buradaki asli görevi bu koordinatlar ışığında bir sistem kurmaktır.

“Sistemin olmadığı yerde denetim de olmaz!”

Mevzuat, teori yahut bir sistem değil, potansiyel bir iş sağlığı ve güvenliği sisteminin referans alabileceği koordinatları içinde barındıran direktifler dizgesi, manzumesidir. Ve bu dizge, referans alınabilecek birçok unsurdan yalnızca bir tanesidir. Referans bir unsura ait parçaların herhangi bir işletmede varlığını saptamak farklı bir konudur; bu referans unsura ait parçaların ilgili işletmede bir bileşen haline getirilip getirilmediğini sorgulamak bambaşka bir konudur.

İş sağlığı ve güvenliği denetiminin ilk ayağı, işletmenin konuya yönelik bir amacının ve politikasının olup olmadığını saptamaktır. Bunların varlığı sabit ise şayet bu somutların formüle edilerek hayata geçirilmesini sağlayacak olan sistemin varlığı sorgulanmalıdır. İşletmede varlığını sürdüren bir iş sağlığı ve güvenliği sistemi var ise bu durumda kurulu sistemin, kuruluş gayesine ve hedeflerine yakınlık oranı saptanır. En yalın haliyle iş sağlığı ve güvenliği denetimine yaklaşımı ve pratik uygulamasını böyle ifade edebiliriz.

Yanlış yürütülen denetim süreçlerinin kendi içinde doğru bilinen bir yanlışı ise denetimin olumsuz durumlara odaklanması gerektiğidir. Burada ciddi bir usul hatası vardır. Bu yaklaşım, pratikte sadece uygunsuzluklara odaklanmış bir somut olarak hayat bulmakta, varlığını uygunsuzluk raporları ismiyle ve geniş çapta bir yaygınlıkla sürdürmektedir.  Bir denetimin, istenen, beklenen sonuçları verebilmesi ve denetlenen olgunun tam manasıyla anlaşılabilmesi için asgari olarak şu dört başlığı içinde barındırması gerekir.

  1. Doğru uygulamalar
  2. Doğru başlamış, devam etmeyen, yarım kalmış uygulamalar
  3. Yanlış uygulamalar
  4. Hiç yapılmayanlar

Bu başlıklar üzerinden yapılan bir denetim, bütünü anlamaya çalışmak, işletmenin zayıf-güçlü, avantajlı-dezavantajlı vb. yanlarını ortaya koymak için temel ilkeleri içermektedir. Her başlık farklı bir bulguya ulaşmayı sağlar ve işletmeye ait hangi dinamiklerin harekete geçirilmesi gerektiği ile ilgili net ipuçları verir.  Bir şeyin yarım bırakılması ile yanlış yapılması yahut hiç yapılamaması arasında çok büyük farklar vardır.

Küresel iklim değişikliğinin çevresel ve ekonomik zararları

 

Türkiye ve Avrupa sanayileşmenin yayılmaya başladığı tarihlerden bu yana ısınıyor ve 2020 yılı son 40 yılın üçüncü en sıcak yılı olarak kayıtlara geçti. Gün geçtikçe bir kriz haline dönüşen iklim değişikliği çevresel, ekonomik ve toplumsal sorunları derinleştiriyor, sürdürülebilir yaşam kalitesini düşürüyor ve iklim krizi tarım, sanayi, turizm ve enerji başta olmak üzere pek çok sektörü olumsuz etkiliyor, maliyetleri de artırıyor. Günümüzde küresel iklim değişikliğine karşı alt yapıların ne kadar dayanıklı olduğu sorgulanıyor. Elektrik şebekeleri, su arzı ve atık su sistemleri, telekomünikasyon ve taşımacılık alt yapısının; seller, su baskınları, kasırgalar ve orman yangınları gibi iklim tehditleri karşısında ne kadar dayanıklı olduğu araştırılıyor. Tarım sektörü, iklim değişikliğine neden olan aynı zamanda iklim değişikliğinden de en çok etkilenen sektörlerden birisi. Tarım konusunda yapılacak çalışmalar bu yönüyle de çok önemli. (Avrupa Birliği “Çiftlikten Çatala Stratejisi” çerçevesinde önemli adımlar atıyor.)

Sürdürülebilir gıda güvenliği için sağlıklı ve çevre dostu bir gıda sistemi oluşturulmalı. İklim dostu tarım uygulamaları yaygınlaştırılmalı. Türkiye’de ekilen alanların yüzde 70’i yağışa bağımlı.  Kuraklık yaşandığında tarımsal üretimde verim kaybı rekoltede ise düşüş yaşanıyor.

Tohumculuk konusunda iklim değişikliğine uyum sağlayan, kuraklığa dayanıklı yerli çeşitlerin geliştirilmesi konusunda çalışmaları en üst seviyeye çıkartmalıyız.

Dünyayı ve Türkiye’yi bugün yaşanacaklardan çok daha ciddi boyutlarda su kıtlığı ve çevre kirliliği tehlikesi bekliyor.

19 Nisan 2022 Salı

VERMİKÜLİT MADENİ

 

   Türkiye’de üretimi olmadığı için yakın bir tarihe kadar ithal etmek zorunda kaldığımız Vermikülit madeni artık Sivas’ın Yıldızeli ilçesi Karakoç ve Kapaklı köyünde çıkartılıyor. İşlendikten sonra, iç piyasada kullanıldığı gibi, Avustralya’dan Kanada’ya kadar birçok ülkeye ihraç ediliyor. Isıtıldığında 10 kat büyüme özelliği ile dikkat çeken maden, tarımdan sanayiye kadar birçok alanda kullanılıyor.

     Türkiye’nin yeni yeni tanıdığı bu maden Vermikülit yatağı 2004 yılında ülke ekonomisine kazandırıldı. Dünyadaki 3 binden fazla mineralden biri olan bu mineralin içerisinde, magnezyum, demir, potasyum, sodyum gibi özellikle tarımda faydalı olan elementler var, doğal bir mineraldir. Bunun en büyük özelliği ısı ile işleme tabi tutulduğu zaman, genişlesi ve hafiflemesidir. Organik olmasına rağmen ülkemizde kullanım oranı diğer kimyasal gübrelere oranla maalesef çok daha düşük. Bu malzeme bitkileri organik olarak beslemektedir. Suyu bünyesinde tuttuğu için, sulama sonrası tuttuğu suyu yavaş yavaş bitkiye aktarabilmektedir. Vermikülit madeni elektrikli otomobillerin fren balatası ve motor yalıtımında da kullanılıyor.      

 Bugün 20 Nisan 2022;

 Hicrî Şemsî: 1400    Rûmî: 07 Nisan 1438    Kasım: 164

19 RAMEZÂN 1443

Yılın 110. günü, Kalan Gün : 255
4. Ay, 30 Gün, 16. Hafta
Gündüzün uzaması 2 dakika - Ezânî sâat 1 dakika geri alınır.

Fitnenin, fesâdın çoğaldığı zamanda, ibâdet etmek, hicret ederek benim yanıma gelmek gibidir. Hadîs-i şerîf

Peygamber Efendimizin (Milâdî takvime göre) doğumu (571) 
Yavuz Sultan Selim Hân’ın İran seferine çıkması (1514)

18 Nisan 2022 Pazartesi

Türkiye’nin kurulu gücü 100 GW’ı aştı

 

    Toplam kurulu güç 100.334 MW’a ulaştı. Türkiye’nin kurulu gücü Mart ayında 100.334 MW’a ulaştı. Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) verilerine göre Türkiye’nin kurulu gücü Mart ayında 443,9 MW, 2022’nin ilk üç aylık döneminde ise 514,4 MW’lık net artış gösterdi 2022’nin ilk çeyreğindeki artışta en büyük pay 254,50 MW ile rüzgâr enerjisi yatırımlarının olurken, güneş enerjisi yatırımları da 213,30 MW’lık katkı ile ikinci sırada geldi. Bununla birlikte geçtiğimiz ay 101,8 MW’lık doğal gaz santrali de devreye girdi.


Mart 2022 Kurulu Güç Verileri

  Birincil Kaynak 
Kurulu Güç (MW)
Değişim (MW)
AylıkYıllık
  Akarsu8.224,405,9012,20
  Asfaltit Kömür405,00
  Atık Isı390,90
  Barajlı23.283,503,10
  Biyokütle1.711,1050,1066,60
  Doğal Gaz25.455,80101,80-117,80
  Fuel Oil251,90
  Güneş8.028,9075,60213,30
  İthal Kömür9.053,8060,0060,00
  Jeotermal1.676,200,00
  Linyit10.142,5022,60
  LNG2,00
  Motorin1,00
  Nafta4,70
  Rüzgar10.861,50150,50254,50
  Taş Kömürü840,80
  Toplam100.334,00443,90514,40

17 Nisan 2022 Pazar

RÜZGÂR ENERJİSİ

 

    Son yıllarda yenilenebilir güneş ve rüzgâr enerjisinden elektrik üretme çalışmaları dünyada ve yurdumuzda hızla artmaktadır. Rüzgâr santralleri; rüzgârdaki kinetik enerjiyi mekanik enerjiye, daha sonra elektrik enerjisine dönüştüren sistemlere denmektedir. Rüzgâr santrali kule, jeneratör, hız dönüştürücü, elektrik ve elektronik elemanlar ve pervaneden meydana gelmektedir. Türkiye’de toplamda 300’den fazla rüzgâr santrali bulunmaktadır. Bunların toplam kurulu gücü 10.000 MW civarındadır. 2020 yılında 25 milyar kilovatsaat elektrik üretimi yapılmıştır.

    Türkiye’de ilk rüzgâr santrali 1998 yılında İzmir’de kurulmuştur. Bugün tükettiği enerjinin yaklaşık %10’u rüzgâr santrallerinden karşılanmaktadır. Avrupa’da 5’inci, dünyada 10’uncu sırada yer almaktayız. Karasal rüzgâr, güneş ve hidroelektrik gibi yenilenebilir enerji kaynakları toplam enerji ihtiyacının küçük bir bölümünü karşılıyor. Denizlerde de rüzgâr santralleri kurulması plânlanmaktadır. Yurdumuzda en çok, Aydın, İzmir, Manisa, Denizli, Çanakkale, Balıkesir ve Muğla’nın çeşitli ilçelerinde rüzgâr santralleri bulunmaktadır.

    

 

Bugün 18 Nisan 2022;

Hicrî Şemsî: 1400    Rûmî: 05 Nisan 1438    Kasım: 162
17 RAMEZÂN 1443

Yılın 108. günü, Kalan Gün : 257
4. Ay, 30 Gün, 16. Hafta
Gündüzün uzaması 2 dakika - Ezânî sâat 1 dakika geri alınır.

Amellerin en hayırlısı; mümini sevindirmek, borcunu ödemek ve ona yemek yedirmektir. Hadîs-i şerîf

Genel ve Mahallî seçimler (1999) Türk-Yunan Harbi’nin başlaması (1897)

İl belediyelerine çevre mühendisi çalıştırma zorunluluğu getirildi

 

    17 Nisan 2022 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren "Belediye Ve Bağlı Kuruluşları İle Mahalli İdare Birlikleri Norm Kadro İlke Ve Standartlarına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"te önemli değişiklikler yapıldı.


    Yönetmeliğe eklenen Çevre mühendisi ve çevre görevlisi istihdamı başlıklı ek 6 ncı maddesiyle, il belediyeleri ile 50.000 üzeri nüfusa sahip mahalli idarelerde en az 2 çevre mühendisi veya çevre görevlisi, 20.000-50.000 arasında nüfusa sahip mahalli idarelerde en az 1 çevre mühendisi veya çevre görevlisi bulundurulma zorunluluğu getirildi.

    Ayrıca, 20.000'den az nüfusa sahip mahalli idarelerde çevre mühendisi veya çevre görevlisi bulundurulması ve/veya çevre danışmanlık hizmeti alınması zorunluluğu getirildi.

    Yine yapılan düzenlemeye göre, mahalli idare birliklerinde en az 1 çevre mühendisi veya çevre görevlisi bulundurulacak.

    Büyükşehir belediyelerine İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Daire Başkanı kadrosu ihdas edildi.

    Yönetmeliğin eki cetvellerde yapılan değişiklikle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca, 30 büyükşehir belediyesine "İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Daire Başkanı" kadro unvanı ihdas edildi..

    Ayrıca İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü kadrosu ihdas edildi. Yapılan değişikliklerle sıfır atık projelerine verilen önem görülmektedir.

15 Nisan 2022 Cuma

TEİAŞ, Mart 2022 Kurulu Güç Raporunu Yayımladı

 

TEİAŞ’ın verilerine göre, Mart 2022 dönemi itibariyle Türkiye’nin kurulu gücü 100.334,00 MW oldu.

En fazla santral sayısını sahip olan birincil enerji kaynakları ise;

  • 8.566 adet Güneş Enerjisi Santralleri (8.028,90 MW),
  • 747 adet Hidroelektrik Enerji Santralleri (31.507,90 MW),
  • 347 adet Doğal Gaz Kombine Çevrim Santralleri (25.455,80 MW) ve
  • 355 adet Rüzgar Enerjisi Santralleri (10.861,50 MW) oldu.

    Birincil kaynaklara ve kuruluşlara göre kurulu güç (MW):

    En fazla kurulu güce sahip kuruluşlar 68.259,50 MW ile Serbest Üretim Şirketi ve 21.006,80 MW ile EÜAŞ santralleri oldu. Mevcut santrallerin % 76’ı özel sektör tarafından % 24’ü ise kamu tarafından işletiliyor.

  • Birincil kaynaklara ve kuruluşlara göre santral adedi:

    Türkiye’deki lisanssız ve lisanlı santral sayısı toplam 10.631 oldu. Mevcut santrallerin % 92’si lisanslı % 8’i ise lisanssız santrallerden oluşuyor. Mart ayı itibariyle Birincil Kaynak ve Kuruluşlara göre santrallerin 8.828 adedi lisanssız santral, 1.803 adedi ise lisanslı santrallerden oluşmaktadır. 

 

 (TEİAŞ) Mart 2022 Kurulu Güç Raporunu Yayınladı. Rapora göre, kurulu güç toplamı 100 bin 334,00 MW olurken 2022 Mart ayı sonunda kurulu gücün 8 bin 028,90 MW'lık kısmı güneş enerjisi santrallerinden sağlandı. Güneş enerjisindeki kurulu güç bir önceki aya göre 75,60 MW artış gösterdi. Kurulu güç toplamı bir önceki aya göre arttı. 443,90 MW Kurulu güçte artma olurken, santral sayısında 27 adet artış oldu.

14 Nisan 2022 Perşembe

Türkiye Elektrik Kurulu Gücünde ’100 Binlikler’ Listesinde

 

Türkiye’nin elektrik kurulu gücü mart sonu itibarıyla 100 bin megavatı aşarken, son 4 yılda yapılan elektrik üretim yatırımlarının yüzde 86’sı yenilenebilir enerji alanında gerçekleşti.

2002’de yaklaşık 32 bin megavat seviyesinde olan elektrik kurulu gücü mart sonu itibarıyla 100 bin 334 megavata ulaştı.

Mevcut kurulu güç içinde ilk sırayı 31 bin 508 megavatla hidroelektrik santralleri alırken, bunu 25 bin 458 megavatla doğal gaz santralleri izledi.

Kurulu gücün yüzde 54’ünü yenilenebilir kaynaklar oluşturdu

Türkiye’nin elektrik kurulu gücünde üçüncü en yüksek pay 11 bin 388 megavatla yerli kömürün oldu. Yerli kömürü, 10 bin 861 megavatla rüzgar enerjisi santralleri, 9 bin 54 megavatla ithal kömür santralleri ve 8 bin 29 megavatla güneş enerjisi santralleri takip etti. Böylece, 2014’te 40 megavat olan güneş enerjisi kurulu gücünde 8 bin megavat bandı aşıldı.

Mart sonu itibarıyla jeotermal enerji santrallerinin kurulu gücü 1676 megavata çıkarken, diğer kaynakların kurulu gücü 258 megavat oldu.

Toplam kurulu gücün 54 bin 176 megavatını (yüzde 54) yenilenebilir kaynaklar oluştururken, yerli kaynakların payı yüzde 65 olarak hesaplandı. Son 4 yılda yapılan elektrik üretim yatırımlarının ise yüzde 86’sını yenilenebilir kaynaklar oluşturdu.

Türkiye dünyada 14, Avrupa’da 6’ncı sırada

Türkiye, dünyada kurulu gücü 100 bin megavat bandını aşan 14 ülkeden biri oldu.

Çin, ABD, Hindistan, Japonya, Rusya, Almanya, Brezilya, Kanada, Fransa, Güney Kore, İtalya, İspanya ve Birleşik Krallık’ın ardından Türkiye, elektrik kurulu gücünde “100 binlikler” listesine adını yazdırdı.

Türkiye, Avrupa’da ise 100 bin megavata ulaşan 6’ncı ülke oldu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Ve Türkiye’nin elektrikte kurulu gücü 100 bin megavatı aştı. Kamu ve özel sektörün gayretli çalışmalarıyla son 20 yılda kurulu gücümüzü üç kattan fazla artırdık. Kurulu güçteki yeşil payı yüzde 54. Kurulu gücümüz arttıkça ekonomimiz büyüyor. Türkiye 2023’e adım adım ilerliyor.” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Anadolu Ajansı

TEİAŞ, 2022 Yılı Mart Ayı Kurulu Güç Raporunu Yayınladı

 

Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ), 2022 Mart ayı kurulu güç raporunu yayınladı. Buna göre Türkiye elektrik kurulu gücünde 100’ler klubüne girdi. Türkiye’nin Mart ayı sonu itibariyle kurulu gücü 100.334 MW seviyesine yükselirken toplam santral sayısı da 10631’e ulaştı.

2022 Mart Ayı Kurulu Güç Raporu ile İlgili Öne Çıkan Bazı Bilgiler

2022 Mart Ayı kurulu güç raporunda öne çıkan bazı satır başları aşağıdaki gibidir.

  • Toplam elektrik kurulu gücü 2022 Şubat ayına göre 443,9 MW artarak 100.334 MW seviyesine yükseldi. Toplam santral sayısı da 27 artarak 10.631 oldu.
  • Yenilenebilir enerji kurulu gücü de 10.205 santralle bir önceki aya göre 282,1 MW artarak 54176,5 MW‘a yükselirken yenilenebilir santraller toplam kurulu gücün yaklaşık %54’nü oluşturdu.
  • Güneş enerji santrallerinin kurulu gücü de 75 MW’lık bir artış ile 8028,9 MW seviyesine yükseldi. Toplam güneş enerji santral sayısı da 31 adet artarak 8566 oldu.
  • Rüzgar enerji santrallerinin de kurulu gücü 150 MW artarak 10.861,5 MW oldu.
  • Güneş enerji kurulu gücü toplam kurulu gücün %8’ni oluştururken, rüzgar enerji kurulu gücünün toplam kurulu güçteki oranı ise %10,82 oldu.
  • Rüzgar ve güneşin yanında önemli bir yenilenebilir enerji santrali olan biyokütle santral kurulu gücü de bir önceki aya göre 50,1 MW’lık bir artış göstererek 1.711,1 MW oldu
  • Toplam kurulu güçte ilk sırada 25.455,8 MW ile doğalgaz yer alırken, onu 23.283,5 MW ile barajlı hidroelektrik santralleri takip etti.
  • Fosil yakıtlı santrallerin kurulu gücü de 2022 yılı Mart ayı sonu itibariyle bir önceki aya göre 161,8 MW artarak 46.157,5 MW yani toplam kurulu güce oranı %46 seviyesindedir.


 

12 Nisan 2022 Salı

 

Bugün 12 Nisan 2022;

Hicrî Şemsî: 1400    Rûmî: 30 Mart 1438    Kasım: 156
11 RAMEZÂN 1443

Yılın 102. günü, Kalan Gün : 263
4. Ay, 30 Gün, 15. Hafta
Gündüzün uzaması 3 dakika - Ezânî sâat 1 dakika geri alınır.

Ramazân ayında verilen bir sadaka, başka aylarda verilen bin sadakadan daha hayırlıdır. Hadîs-i şerîf

Seyyid Fehîm-i Arvâsî Hazretlerinin torunu Vehbi Arvas’ın vefâtı (2008) İnternet Haftası - İsmail Hâmi Danişmend’in vefâtı (1967)- Türk Tarih Tetkik Cemiyeti Kuruldu. (1931)

Bir Hadis: Helal şeyler belli, haram şeyler bellidir. Bunlar arasında, insanlardan birçoğunun helal mi, haram mı olduğunu bilmediği şüpheli konular vardır. Kim onlardan sakınırsa, dinini ve ırzını korumuş olur; kim de sakınmazsa gitgide harama dalar. (Buhârî, Îmân, 39)

10 Nisan 2022 Pazar

Orucu bozan şeyler nelerdir? Unutarak yemek içmek orucu bozar mı?

 

Bir Ayet: Erkeğiyle kadınıyla münafıklar birbirine benzer; kötülüğü özendirip iyiliği engellerler, hayır için harcamaya elleri varmaz. Onlar Allah’ı umursamadılar, O da onları kendi hallerine bıraktı. Gerçek şu ki münafıklar günaha batmış kimselerdir. (Tevbe, 9/67)


Orucu bozan şeyler nelerdir?

Orucun temel unsuru, yeme, içme ve cinsel ilişkiden uzak durmak, nefsi bunlardan mahrum bırakmak olduğu için, oruçlu iken bunlar ve bu anlama gelecek davranışlar orucu bozar. Yemek ve içmek, yenilip içilmesi mûtat olan her şeyi kapsamı içine alır. Sigara, nargile gibi keyif veren tütün kökenli dumanlı maddeler ile uyuşturucular ve tiryakilik gereği alınan tüm maddeler oruç yasakları kapsamına girer (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, III, 386-387). Her ne sebeple olursa olsun, ağızdan alınan ilaçlar da aynı hükme tabidir.

Unutarak yemek içmek orucu bozar mı?

Unutarak yemek içmek orucu bozmaz. Hz. Peygamber (s.a.s.), “Bir kimse oruçlu olduğunu unutarak yer, içerse orucunu tamamlasın, bozmasın. Çünkü onu, Allah yedirmiş, içirmiştir.” (Buhârî, Savm, 26) buyurmuştur. Unutarak yiyip içen kimse, oruçlu olduğunu hatırlarsa hemen ağzındakileri çıkarıp ağzını yıkamalı ve orucuna devam etmelidir. Oruçlu olduğu hatırlandıktan sonra mideye bir şey inerse, oruç bozulur.

KAYNAK: DİYANET takvimi
11 nisan 2022

 

Bugün 11 Nisan 2022;

Hicrî Şemsî: 1400    Rûmî: 29 Mart 1438    Kasım: 155
10 RAMEZÂN 1443

Yılın 101. günü, Kalan Gün : 264
4. Ay, 30 Gün, 15. Hafta
Gündüzün uzaması 2 dakika - Ezânî sâat 1 dakika geri alınır.

İlmi olmayan bir beden, suyu olmayan şehre benzer. Şems-i Tebrizî “Rahmetullahi aleyh”


Osmanlı Meclîs-i Mebûsânı’nın dağıtılması (1920) - Kalp Sağlığı Haftası Şanlıurfa’nın kurtuluşu (1920) - Gültekin Samanoğlu’nun vefâtı (2003)

7 Nisan 2022 Perşembe

 

Bugün 7 Nisan 2022;

Kızılay Kan Merkezi Açıldı. (1957)

Hz. Hasan'ın (R.A.) vefatı. (M. 669)

Bir Ayet: Göklerin ve yerin askerleri yalnızca Allah’a aittir; O sonsuz güç ve hikmet sahibidir. (Fetih, 48/7)

İmsak nedir? Ne zaman başlar? Sabah ezanı okunmaya başladığında yeme içmeye kısa bir süre devam edilebilir mi?

İmsak, fecr-i sâdıktan, iftar vaktine kadar yemeden, içmeden, cinsel ilişki ve diğer orucu bozan şeylerden uzak durmak, el çekmek demektir. İmsakın zıttı iftardır. Halk arasında “imsak” oruç tutmaya başlanan fecr-i sadığın oluştuğu vakit anlamında kullanılır. Bu manada imsak, oruca başlama vakti demektir.

Oruca ne zaman başlanıp ne zaman bitirileceği Kur’an-ı Kerim’de şöyle açıklanmıştır: “(Ramazan gecelerinde) şafağın aydınlığını gecenin karanlığından ayırt edinceye (tan yeri ağarıncaya/fecr-i sâdığa) kadar yiyin, için. Sonra da akşama kadar (yiyip içmeden, cinsel ilişkide bulunmadan) orucu tamamlayın.” (Bakara, 2/187)

Takvimlerde gösterilen “imsak”, oruca başlama vaktini ifade eder. İmsak vakti aynı zamanda gecenin sona erdiği, yatsı namazı vaktinin çıkıp sabah namazı vaktinin girdiği andır. Ezan da imsak vaktinin başlaması ile okunmaktadır. Bu sebeple ezanın başlaması ile yemeyi içmeyi terk etmek gerekir.

KAYNAK: DİYANET TAKVİMİ
7 NİSAN 2022

6 Nisan 2022 Çarşamba

 

 Bugün 6 Nisan 2022;

 Bursa, Orhangazi tarafından fethedildi. (1326)

 İstanbul, Fatih Sultan Mehmet tarafından kuşatıldı. (1453)

 Anadolu Ajansı kuruldu. (1920)

 Bir Hadis: Kim işlediği hayrı şöhret kazanmak için halka duyurursa, Allah da onun gizli işlerini duyurur. Kim de işlediği hayrı, halkın takdirini kazanmak için başkalarına gösterirse, Allah da onun riyakârlığını açığa vurur. (Buhârî, Rikâk, 36)


5 Nisan 2022 Salı

ORUCU BOZMAYAN ŞEYLER

 

 1- Oruçlu olduğunu unutarak yiyip içerse,
 2- Ağzına gelen kusuntu geri giderse,
 3- Tentürdiyot ve yağ sürerse, sürme çekerse,
 4- Oksijen tüpü ile sunî hava verilirse, (İçerisinde ilâç da olursa bozar.)
 5- Orucu bozmaya niyet edip de bozmazsa,
 6- İstemeyerek ağız dolusu kusarsa,
 7- Boğazına toz, duman vs. kaçarsa,
 8- İsteyerek, zorlayarak biraz kusarsa,
 9- Gözüne ilâç koyarsa,
10- Gıybet ederse,
11- Rüyâda ihtilâm olursa,
12- Çiçek ve kolonya koklarsa,
13- Morfinsiz diş çektirirse,
14- Diş çukuruna ilâç koyarsa,
15- Yutmadan yemeğin tadına bakarsa,
16- Başkalarının içtiği sigaraların dumanı, sakındığı hâlde ağzına, burnuna girerse,
17- Diş çektirince gelen tükürükten az kanı (yâni sarı ise) yutarsa,
18- Ağzını yıkadıktan sonra, kalan yaşlığı tükürükle yutarsa,
19- Dişleri arasında kalan nohuttan küçük olan şeyi yutarsa,
20- Hacamat yaptırırsa, (Kan aldırırsa),
21- Kulağına su kaçarsa,
22- Uyanık iken, sadece bakarak cünüp olursa,
23- Misvâk kullanırsa,
oruç bozulmaz.

VİRÜS İNSANLIĞA NE ANLATTI

 

Temizliğin ne kadar önemli olduğunu,
Tedbirin ne kadar gerekli olduğunu,
Sağlığın ne büyük hazine olduğunu,
İnsanın ne kadar âciz olduğunu,
Dünyanın ne kadar fânî olduğunu,
Ölümün ne kadar yakın olduğunu,
Allah'ın ne kadar büyük olduğunu,
Tabi anlayana!..


 

Bugün 5 Nisan 2022;

Hicrî Şemsî: 1400    Rûmî: 23 Mart 1438    Kasım: 149
4 RAMEZÂN 1443

Yılın 95. günü, Kalan Gün : 270
4. Ay, 30 Gün, 14. Hafta
Gündüzün uzaması 3 dakika - Ezânî sâat 1 dakika geri alınır.

Bu dünya çalışma yeridir. Ücret alınacak yer, ahirettir. İmâm-ı Rabbânî “Rahmetullahi aleyh”

Gâzi Osman Paşanın vefâtı (1900) - Avukatlar Günü 

Fatih Sultan Mehmed Hân’ın donanması İstanbul’a girdi (1453)

Oruç ve hikmetleri

 

İslam’ın beş esasından biri de Ramazan ayında oruç tutmaktır. Oruç, niyet ederek tan yerinin ağarmaya başlamasından (yani imsak vaktinden) itibaren güneş batıncaya kadar yememek, içmemek ve cinsel ilişkiden uzak durmak suretiyle yerine getirilen bir ibadettir.

Ancak oruç sadece iştah ve şehveti dizginlemek değildir, ayrıca ağzını ve dilini kötü ve çirkin söz söylemekten korumaktır. Oruç ahlakı güzelleştirir. Oruç köklü bir irade terbiyesi, insanı kötü alışkanlıklardan temizleyen, ona iyi huylar kazandıran bir ahlak eğitimidir. Peygamberimiz (s.a.s.) bu konu hakkında şöyle buyurmaktadır: “Oruç bir kalkandır; sakın, oruçluyken, cahillik edip de kem söz söylemeyin. Birisi size sataşacak veya dalaşacak olursa, ‘ben oruçluyum, ben oruçluyum’ deyin.” (Buhârî, Savm, 9; Müslim, Sıyam, 30)

Oruç ahlakı güzelleştirmenin yanı sıra aynı zamanda kötülüklerden uzak tutar, merhamet duygularını geliştirir, sağlığı korur, nimetlerin kıymetini ve sabrı öğretir.

KAYNAK: DİYANET takvimi
5 nisan 2022

Bir Ayet: Oruç, sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir… (Bakara, 2/184)