23 Ağustos 2009 Pazar

Alışverişte Nelere Dikkat Etmelisiniz?


Gelirimizin büyük bir bölümünü yiyeceklere harcadığımız dikkate alındığında, yiyecek alışverişimizi bilinçli yapmamız aile bütçemizin korunması açısından büyük önem taşıyor.

Alışverişe çıkmadan önce nelerin satın alınacağını ve gereksinimlerinizi belirleyerek liste yapınız.

Satın alma kararı öncesinde, ilk aşamada yiyecek gereksiniminizi günlük, haftalık ve aylık olarak belirleyiniz. Un, bulgur, pirinç, makarna gibi kuru gıdalarla kapalı teneke ya da şişelerde satılan margarin, yağ, zeytin gibi ürünleri aylık, eti günlük ya da en fazla 3 – 4 günlük, ekmek ve sütü günlük ya da ürünün özelliğine göre 3 – 4 günlük alınız.

Satın aldığınız ürünlerin maliyetinin artmaması için veresiye alışveriş yapmayınız.

Gerçekçi bir planlama yapabilmek için piyasada bulunan ürünlerin, özellikle de yiyeceklerin fiyat ve kalitesini değişik yerlerden araştırınız ve kontrol ediniz.

Alışverişe tok iken çıkınız. Aç olduğunuzda gereksinimleriniz dışında kalan ürünleri de alabileceğinizi unutmayınız.

Listenizde bulunan bir ürün o gün / hafta pazarda az bulunuyor olabilir. Bu da fiyatının yüksek olması demektir. Bu durumda fiyatı yüksek ürünün yerine geçebilecek başka ürün alınız.

Mevsimlik sebze ve meyveler turfanda olanından daha ucuz, daha lezzetli ve daha besleyicidir. Her mevsim pazarda en bol bulunan sebze ve meyvelerden satın alarak daha az parayla dengeli beslenebileceğinizi aklınızdan çıkarmayınız.

Paketlenmiş besin satın alırken, paranızın bir bölümünün kullanılan ambalaja gittiğini biliniz. Paketlenmiş yiyecek ve içecekler meyve esansları, besin boyaları ve katkı maddeleri eklenerek hazırlanmış ürünlerdir.
Bunların doğal ve taze olanları daha ucuz ve daha besleyicidir. Boya katılmamış ürünleri tercih ediniz. Boya katılmış ürünler duyarlı kişilerde ve çocuklarda alerji yapabilir.

Delik ve yırtık ambalajlı ürünleri almayınız.

Ambalajlı gıda ürünlerinde son kullanma tarihine mutlaka dikkat ediniz.

Ambalaj üzerindeki etiket bilgilerini inceleyiniz. Etikette; gıda maddesinin adı, içindekiler, net miktarı, üretici ve paketleyici firmanın adı, tescilli markası, adresi ve üretildiği yer, son tüketim tarihi, parti numarası ve/veya seri numarası, üretim izin tarihi ve sayısı, orijin ülke, gerektiğinde kullanım bilgisi ve/veya ürünü koruma koşulları, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın üretim izni ile üretildiğine dair ibare bulundurulması zorunludur. Bunlardan biri eksik olan gıdaları satın almayınız.

Raf ömrü kısa olan ürünler ile dondurulmuş gıdaların etiket bilgilerindeki koruma koşullarına uyunuz.

Dış Görünüşe Aldanmayınız.
Sadece görünümün, gıdanın "güvenli" oluşunun bir garantisi olmadığını unutmayınız.

Özellikle gıda ürünlerinde, dış görünüşten çok ürünün kalitesine dikkat ediniz. Kuru fasulye, nohut, mercimek, un, bulgur, pirinç gibi ürünlerin taşlı, topraklı, böceklenmiş ya da küflenmiş olmayanlarını alınız.

Meyvelerin iri ve gösterişlileri değil, düzgün, çürüksüz, pörsümemiş sulu ve lezzetli olanlarını seçiniz. Meyve ve sebzelerin görünümünün mümkün olduğunca taze olmasına dikkat ediniz. Çok yaş görünümde, üzerinde lekeler olan ve hafif çürümüş ya da üzerine özsuyu bulaşmış sebze ve meyveleri almayınız.

Yumurtanın iri olanını ve tazeliği açısından hava boşluğu az olanını tercih ediniz. Yumurta sarısının koyu ya da açık olması besin değerini fazla etkilemez. Taze yumurtanın hava boşluğu çok küçüktür, ele alınınca hafif değildir ve sallanırken ses gelmez.

Gıda Satın Alırken, Saklarken ve Tüketilirken Nelere Dikkat Etmelisiniz?
Gıdalarda bozulma; tüketilebilme niteliğinin yitirilmesine yönelik bileşim ve karakter özelliklerinin değişmesidir. Bozulan bir gıdanın yapı, görünüş, renk, tat ve kokusunda çeşitli fiziksel ve kimyasal değişimler olur. Bu değişimler bir taraftan gıdayı yenilemez duruma getirerek ekonomik yönden kayıplara neden olurken, diğer yandan da gıdayı sağlık açısından zararlı ve riskli duruma getirebilirler.
Gıdaların bozulmalarında en önemli etken mikroorganizmalardır. Mikroorganizmalar mayalar, küfler ve bakteriler gibi çok küçük canlılardır. Kötü huylu bu mikroorganizmalar halk arasında mikrop olarak bilinirler ve gıdalara çeşitli yollarla bulaşırlar.

Gıdaların üretiminden tüketimine kadar hijyenik kurallara uyulmaması bozulma olayında artışa neden olur. Özellikle et, balık, taze meyve - sebze, yumurta, süt ve süt ürünleri usulüne uygun saklanmaz ve satışa sunulmazsa ve soğuk zincir bozulursa ürünler de çabuk bozulur. Yaz aylarında yüksek sıcaklık ve nem de bozulmayı hızlandırır.

Üzerinde delikler olan paketleri almayınız. Eğer taze et ya da tavuk paketinden et suyu sızıyorsa, paketi bir başka poşetin içine yerleştiriniz. Böylece alışveriş arabanıza koyduğunuz diğer ürünlere bulaşmasını önlersiniz.

Her zaman, balık ya da et almadan önce meyve ve sebzeleri satın alıp, naylon poşetlere koyunuz.

Raflardaki sıcaklığı kontrol ediniz. Soğukta korunması gereken bir gıdanın soğuk olmadığını hissederseniz almayınız.

Son kullanım tarihine mutlaka dikkat ediniz. Mümkün olduğunca gıdayı taze alarak, uygun koşullarda saklayıp, hazırlayınız ve tüketiniz.

Süt ürünlerinin tarihini mutlaka kontrol ediniz. Bu ürünlerde genellikle belli bir tarihe kadar tüketim sözkonusudur ve bunların 4oC sabit sıcaklıkta saklanacağı varsayılmaktadır. Eğer sıcaklık 10oC ise, bu ürünlerin korunabilme özelliği 4 kat azalır. Özellikle süt, en sıcak kısım olan buzdolabının kapağındaki raflara yerleştirilmemelidir. Kolay bozulabilir nitelikte olan taze süt, et, tavuk, balık gibi gıdalar buzdolabının arka duvarına doğru yerleştirilmelidir.

Pastörize sütler tüketilene kadar, ambalajlı sütler ise ambalajı açıldıktan sonra tüketilene kadar mutlaka buzdolabında saklanmalıdır.

Aldığınız sütün içine su katılıp katılmadığını anlayabilirsiniz. Bir yorgan iğnesini iyice temizleyip sütün içine sokun. Sonra, iğneyi yatay durumda tutup ucuna bakın. Eğer iğnenin ucunda süt damlası kalmışsa içine su katılmamış demektir, iğnenin ucunda süt yoksa içine su katılmıştır.

Uzun ömürlü sütlerin, ağzı açıldığı andan itibaren saklanma süresi, buzdolabında 4°C'de 2 - 3 gündür. Açılan süt, oda sıcaklığında ise o gün tüketilmelidir.

Yumurtaların kabuğunda hastalık yapıcı salmonella enteridis mikroorganizması bulaşması olabilir ve yumurtanın içine de geçebilir. 7oC'den daha düşük sıcaklıklarda bu mikroorganizma yeteri kadar nem olmadığı için çoğalamaz. Yumurtalarda kırık, çatlak ve aşırı kir olmamasına dikkat ediniz. Yumurtanın tazeliğini tavaya kırdığınızda test edebilirsiniz. Tavaya kırıldığında yumurta akı çok dağılmıyor ise yumurta taze, tavanın geneline yayılıyor ise bayattır.

Taze yumurta ne kadar yararlıysa, bayatı da o kadar zararlıdır. Bir yumurtanın taze olup olmadığını anlamak için yumurtayı güneşe doğru tutun ve yumurtadaki boşluğa bakın. Boşluk büyükse yumurta bayat, küçükse tazedir.
Aynı şeyi bir mum yardımıyla da yapabilirsiniz. Ayrıca yumurtayı içi tuzlu su dolu bir kaba atın. Eğer yumurta dibe çökerse çok taze, suyun ortalarında ise fazla bayat değil, suyun yüzünde dalgalanıyorsa bayattır ve bu yumurtanın atılması gerekir.

Yumurtayı alırken çatlak olup olmadığına çok dikkat ediniz. Çatlak ise almayınız. Eğer yumurta buzdolabınızda iken çatlamışsa 48 saatten fazla bekletmeden, hemen kullanınız.

Satın aldığınız eti kısa sürede eve ulaştırınız.

Aldığınız etin paketini açınız. Gereksinim fazlası etleri, 500 gramı geçmeyecek şekilde ayırıp streçleyerek buzlukta saklayınız. Bu şekilde, eti dondurarak uzun süre kullanabilirsiniz..

Eti 0 C ile 4 C arasında saklayınız.

Et ve et ürünleri kendine özgü yapı renk, lezzet, koku ve aromada olmalıdır. Parça taze etin saklama süresinin 3 - 5 gün, kıymanın ise 1 - 2 gün olduğunu unutmayınız.

Gereksinim durumunda, kullanacağınız kadar eti buzluktan çıkararak alt gözlerde çözülmeye bırakınız. Çözülen etin yeniden dondurularak kullanımının sakıncalı olduğunu unutmayınız.

Zorunlu kalmadıkça hazır kıyma almayınız.

Kıymanın, parça etten ve görebileceğiniz şekilde kıyılmasını isteyiniz.

Etin dış yüzeyinin yapışkan bir hal alması, et rengindeki bozulmalar, ekşime ve kokuşmaya neden olur. Et ürünlerinin üretiminde kullanılan karkas etlerin, sağlık kontrolünden geçirildiğini gösteren ve tüketime uygun olduğunu belirten sağlık damgası taşıması zorunludur. Etlerde sağlık damgası olup olmadığını görevlilerden öğreniniz.

Hazırlanmış taze et ve hazırlanmış et karışımları ambalajlı olarak mümkün olan en kısa sürede tüketilmelidir. Ambalajlı et ürünlerinden kıyma 2oC, taze et 7oC, kanatlı hayvan eti 4oC, sakatat 3oC'de; dondurulmuş et ürünleri ise iç eksi 18oC'de satışa sunulmalıdır.

Bazı etler uzun süre buzhanelerde dondurulmuş olarak bekletildikten sonra piyasaya sürülür ya da donmuş et olarak başka ülkelerden ithal edilir. Buzları çözülmüş bir etin yeniden buzlukta saklanması, içinde bakterilerin, zararlı mikropların çoğalmasını kolaylaştırır. Bir eti satın almadan önce dondurulmuş et olup olmadığını öğreniniz. Bir etin önceden dondurulmuş olup olmadığını anlamak için tabağa koyup bir süre bekletiniz. Fazla kan bırakıyorsa bu et önceden dondurulmuştur.

Donmuş kıymanın hepsini değil de bir kısmını kullanacaksanız tamamını çıkarıp buzunu çözmeyiniz. Bir bıçakla kullanacağınız kadar keserek kalanı yine donmuş olarak buzluğunuza koyunuz.

Et bozulmaya başlarken rengi kararır, kokusu ağırlaşır ve elinizde tuttuğunuz zaman yapışkan bir sıvı çıkarır. Balık ve yumurta zehirlenmeleri kadar, et zehirlenmeleri de çok tehlikelidir. Bozuk olduğundan kuşkulandığınız bir eti, ağır kokusunu gidermek için, içine karabiber vb baharat katarak yemeklerinize koymayınız.

Et ve tavuk ürünlerini alırken ve saklarken dikkat ediniz. Etin kırmızı rengine miyoglobin adlı doğal bir pigment neden olur. Bu pigment, doğal boyar madde, hindi ve tavuk etlerinde daha azdır. Genellikle parlak kırmızı renkli sığır eti tazeliğin göstergesidir. Ancak bunun etin güvenli oluşu ile bir ilgisi yoktur. Etin pişirilmesiyle bu pigmentin rengi kahverengiye döner. Bu renk de mikrobiyolojik yönden etin tehlikesiz olduğunu ifade etmez. Azotlu gübre verilerek yetiştirilen sebzelerle et birlikte pişirildiğinde kalıntı nitratlardan dolayı etin rengi kahverengi-kırmızı olabilir. Kürlenmiş et ürünlerinde de et rengi kırmızıdır. Kürleme işleminde nitrat ve tuz kullanılır. Sosislerde nitrit ilavesi çok tehlikeli patojen olan clostridium botulinum mikroorganizmasını gelişmesini önler. Bazen dondurulmuş tavuk bacakları ve kanatları pişirildiğinde renk koyulaşır. Bunun nedeni, tavuğun gözenekli kemiklerinden hemen yakındaki kaslara kanın sızması ve pişirme ile rengin koyulaşmasıdır. Eğer pastörizasyon sıcaklığında pişirme yapılırsa tehlike kalmaz.

Paketlerde hazır olarak satılan dondurulmuş tavuk ve piliçleri almayınız. Taze olup olmadıklarını anlayamazsınız.

Bayat tavuğun eti gevşektir, pelte gibidir. Pişirildiğinde kırmızımsı bir renk alır.

Köy tavuğunun eti çiftliklerde üretilen tavuklardan daha lezzetli ve daha nitelikli olduğundan, köy tavuğunu tercih ediniz. Köy tavuğu, suni yemle değil, doğal gıdayla beslendiğinden, vitamin ve madensel tuzlar yönünden daha zengindir.

Dondurulmuş gıdaları sıcaklık artışını önlemek için alışverişinizin sonuna doğru alınız. Dondurucunun dolum çizgisinin altında kalan ürünleri almaya özen gösteriniz. Eğer paketin üzerinde buz kristalleri varsa gıdanın dondurucuda uzun süre tutulduğunu gösterir.

Dondurulmuş gıdalardan, özellikle dondurulmuş etler ve balıklar, kullanılacağı zaman, buzdolabında çözünmeli oda sıcaklığında çözünme yapılmamalıdır. Çözünme olur olmaz hemen tüketilmeli ve yeniden dondurulmamalıdır.

Makarna, hububat ve diğer kuru gıdalar görünür böceklerden arınmış olmalıdır. Hububat türü gıdalarda böcek yumurtaları bulunabilir. Eğer ılık ve nemli bir ortamda gıdayı saklarsanız bu yumurtalar canlı böceklere dönüşür. Bu ürünleri satın aldığınız raflara da dikkat ediniz, bulaşmanın olduğunu gösteren ipuçları olabilir.

Konserve gıdaların kutularında herhangi bir açılma olup olmadığını mutlaka kontrol ediniz. Kutunun tepesi ya da tabanındaki tümsek oluşumları tehlikelidir. Hatalı konserve gıda tüketimi ölüme yol açabilir. Çoğu kez bu bombe oluşumları, gıdanın asitlerin teneke lakı ile reaksiyonu sonucu oluşan hidrojen gazı nedeniyledir. Fakat ne yazık ki clostridium botulinum mikroorganizmasının gelişimi sonucu da olabilir ve bu organizmanın zehirleri ölümcüldür. Bu tür bir konserve kutusunu ne olursa olsun asla almayınız. Aldıysanız bile açmayınız ya da iade ediniz.

Satın aldığınız ürünleri poşetlere koyarken, soğuk ve donmuş ürünleri bir arada paketleyiniz. Taze et ve tavuk paketlerini poşetin en altına yerleştiriniz. Deterjan gibi kimyasal malzemeleri gıda ürünleri ile aynı poşete koymayınız. Bir başkası sizin için poşetlere yerleştiriyorsa, bu şekilde yapmasını isteyiniz.

Eğer yolunuz bir saatten fazla ise soğuk gıdalar 10oC'ye kadar ısınabilir. Bu nedenle alışverişe gelirken arabanızın bagajına içinde buz olan bir soğutucu koyunuz (özellikle de yaz aylarında). Kahvaltı sofralarının vazgeçilmez yiyeceği olan balın saklama koşullarına dikkat edilmezse şekerlenir ve besin değeri kaybolur. Bu yüzden bal kavanozunu sıcak olmayan serin ve karanlık bir yerde saklayınız. Gün ışığı alan bal bozulur. Ayrıca kavanozun kapağı açık kalırsa nem alır ve tadı acımtırak olur.

Çikolata çok dayanıklı bir besin maddesi değildir. İçindeki yağ ve kakao uygun şartlarda saklanmazsa çabuk bozulur. Bu nedenle çikolatayı, serin ve karanlık yerde saklayınız.

Tüm besinler pişirildikten sonra mümkün olduğunca çabuk tüketilmelidir. Artan yemekler hemen soğutulup buzdolabına kaldırılmalıdır.


Hiç yorum yok: