5 Aralık 2021 Pazar

Sevginin Gücü

 

    Sevginin çok büyük bir güç olduğu, zaman ilerleyince daha iyi anlaşılmaktadır. Para, mal, kuvvet ve otorite insanları mutlu etmeye yetmemiştir. Daha çok insanları bireyselleş­tirmiş, ayırmış, çok zaman da düşman etmiştir.
   İnsanları birbirine bağlayan, dayanışma ve yardımlaşmayı arttıran, paylaşma ve birlikte yaşamayı öğreten güç, sevgidir. Sevginin azaldığı yerde kin, menfaat, düşmanlık ve isyan ortaya çıkar. Bugün en çok şikâyet edilen konu bu değil midir? Sevgi dolu bir tebessümden, şefkat yüklü bir bakıştan, sıcacık bir dilden daha etkili, daha kuvvetli ne olabilir? Bugün insanlar “çok şey” elde ettiğine sevinememekte, “sevgi”yi yitirdiğine üzülmektedir. “İnsanlık öldü mü be kardeşim,” diye şikâyet edilen hususun temelinde, yitirilen “sevgi” yatmaktadır.
     Sevgi, Yaratanı sevmekle başlar. Yaratılanı sevmek ise, Yaratandan dolayıdır. Öyleyse her şey ve herkes sevgiye lâyık ve sevgiye muhtaçtır. Tabiî ki sevginin en durusu, en temizi ve en uzun ömürlüsü, hiçbir menfaatin karışmadığı bir sevgidir.
   Dünya ağır sıklet boks şampiyonu Muhammed Ali Clay’in şu tespiti, konumuza güzel bir derinlik katmaktadır: "Şampiyon olduğum zaman, eski kot pantolonumu üzerime geçirip, eski bir şapka takıp, sakal bırakarak, beni kimsenin tanımadığı bir kasabanın sokaklarında yürüyüşe çıkacağım ve beni, sadece ben olduğum için sevecek bir insan bulana kadar da yürüyeceğim. Bulduğumda da, onu bir milyon dolarlık arazime tepeden bakan, 250 bin dolarlık evime götürüp, Cadillac arabalarımı, havanın yağmurlu olduğu günlerde kullandığım kapalı havuzumu göstereceğim ve ona ‘İşte bunların hepsi senin, çünkü beni ben olduğum için seviyorsun.’ diyeceğim.”
    Sevgi hem en büyük sermaye, hem de en büyük güçse; bir insanın en önemli önceliği “sevgi”yi elde etmek, onunla yaşamak ve onunla ölmek olmalıdır.

Hiç yorum yok: