İnsan ile hayvan arasındaki fark, akıl ve kalpten kaynaklanır. İnsan düşüncesi ve duygularıyla ayrılır hayvandan. Maddesi itibariyle, hayvanlarınkine benzeyen cinsellik, insanda ruhun ve kalbin de kırılmasıyla yücelir, insanlık kazanır ve kurallara bağlanarak kutsallaşır.
Cinsel sevgi, hayvani ve nefsani vasıflarından arındırılmalı, ruhi, manevi ve kutsi boyutlar kazanarak inceltilmeli ve insana mahsus hale getirilmelidir.
Cinsellik, gönül ve ruh katmadan, sırf bedeni arzuların tatmini manasına geldiğinde, cinsellik insanı hayvanların derekesine indirir.
Cinsellik, basit ve gelip geçici bir arzu iken çok ince ve muhteşem bir duygu haline gelebilir. Hayvani, kaba ve şehvani bir istekten, insanı yücelten, güzelleştiren bir kutsallığa ulaşır. İnsana ibadet sevabı kazandırır.
Bu Kararsız ve tabii yönelişten; kalıcı, köklü, derin bir aşk üretmek, ancak kaliteli ve inançlı insanların işidir. Cinselliği sırf beden işi ve madde meselesi olarak görmeyenler, hayvani olanı insanileştirirler, kutsileştirirler ve inceltip yüceltirler. İşte bu rafine duygular, insanı giderek mecazdan hakikate ulaştırır..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder